Obezite; vücudun yağ oranının aşırı ve sağlığı tehdit edecek şekilde artması olarak tanımlanabilir. Kilogram cinsinden ağırlığın, metre cinsinden boyun karesine bölünmesiyle hesaplanan vücut kitle indeksi (VKİ=BMI) ile sınıflandırılmaktadır. Bu değer 30 ve üzeri olduğunda obeziteden bahsetmekteyiz. Ayrıca bel çevresi erkekte 102cm, kadında 88cm üzerinde ise karın çevresi yağlanma vardır ve obeziteyi destekleyen bir sorun mevcuttur.

Obezite genellikle; diyabet, hipertansiyon, kalp hastalığı, uyku apnesi, astım, safra yolları hastalıkları, Bel ve eklem problemleri ile psikolojik sorunlara eşlik eder. Düşük kalorili ve sağlıklı dengeli beslenme, fiziksel aktivitelerin arttırılması ve düzenli egzersiz ile davranış terapisini içeren bir tedavi yaklaşımı, kilo verme ve verilen kilonun korunmasına yönelik etkili bir yöntemdir.

Kilo almaya neden olan hormonal problemler varsa tanı konup tedaviye başlanmalıdır. Hastanın kilo almasına neden olan veya kilo vermeyi zorlaştıran ilaç tedavileri mümkün olduğunca değiştirilmeye çalışılır.

Ülkemizde ve yurtdışında kullanılan birtakım obezite ilaçları vardır. Bu ilaçları hekim kontrolünde kullanmak ve etki-yan etki konusunda bilgilendirilmiş olmak çok önemlidir.

Egzersize başlarken kişinin yaşam şekline, kültürüne ve hoşlandığı egzersiz şekline göre karar vermek gerekir. Yoksa ödenmiş ve gidilmemiş spor merkezi üyeliklerinin hiçbir faydası olmayacaktır.

Obezitede cerrahi tedavi yöntemleri de son derece günceldir. Fakat bu durumda hasta seçimi, yani kimlerin ameliyat olabileceği çok önemlidir. Beden kitle indeksi (BMI) 40 üzerinde veya 35 üzerinde ama ek önemli hastalıklar diyabet, hipertansiyon, uyku apnesi var ise ameliyat için değerlendirilebilir. Ameliyat sonrası uzun süreli takip de çok önemlidir. Bu konu, sitenin Obezite cerrahisi bölümünde ayrıntılı anlatılacaktır.